6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu Kapsamında Yemin Deliline Başvurulması
I. Genel Olarak
Yemin teklifi, iddia eden (ispat yükü kendisine düşen) tarafın, iddiasını başka hiçbir delille ispatlayamadığı durumda başvurabileceği bir kesin delil türüdür1. İddia eden tarafından bu delile başvurulabilmesi için daha önce dava dilekçesinde açıkça yemin deliline yer vermiş olması gerekmektedir. Bununla birlikte karşı taraf da ispat yükü diğer taraftan kendisine geçtiği takdirde, karşı delil olarak cevap dilekçesinde açıkça belirtmiş olmak suretiyle yemin deliline başvurabilir2. Yemin, yalnızca ispat yükü kendisine düşen kişi tarafından karşı tarafa teklif edilebilir. Aksi halde, ispat yükü kendisine düşmeyen tarafın yemin teklifine karşılık yemin edilse dahi bu şekilde edilen bir yemin geçersizdir3.
Yemin teklif edilen tarafın hiçbir geçerli nedeni olmaksızın mahkemece tayin edilen gün ve saatte duruşma salonunda hazır bulunmayıp yemini eda etmekten kaçınılması, hazır bulunsa dahi yeminin iade edilmemesi ve yeminin eda edileceği salonda yemin edecek tarafın hazır bulunmaması yemin konusu vakıaların ikrarı anlamını taşır (HMK m. 229).
Yemin teklifi edilmesi, teklif edilen yeminin kabul edilmesi, karşı tarafa yeminin iade edilmesi işlemleri, ispat yükü kendisine düşen tarafın vekili tarafından, vekâletnamede özel yetki olması şartıyla gerçekleştirebilir (HMK m.74). Ayrıca mecburi dava arkadaşlığında yemin teklif edilebilmesi için bütün dava arkadaşlarının birlikte hareket etmesi gerekirken, ihtiyari dava arkadaşlığında ispat yükü altında bulunan taraflardan her biri, yalnız başına karşı tarafa yemin teklif edebilir. Fer’i müdahil ise tek başına yemin teklifinde bulunamaz4.
Mahkemenin yargı çevresi dışında oturan kimse de yemin etmek için davaya bakan mahkemeye gelmek zorundadır. Bununla birlikte; yemin edecek kişi mahkemenin bulunduğu il dışında oturuyor ve bulunduğu yerde aynı anda ses ve görüntü nakledilmesi yolu ile yemin icrası mümkün değil ise; istinabe yolu ile yemin ettirilecektir (HMK m.236)5.
HMK’nın 226. maddesi uyarınca; tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edemeyeceği vakıalar, bir işlemin geçerliliği için, kanunen iki tarafın irade açıklamalarının yeterli görülmediği haller, yemin edecek kimsenin namus ve onurunu etkileyecek veya onu ceza soruşturması veya kovuşturması ile karşı karşıya bırakacak davalar yemine konu olamazlar6.
II. Dilekçede Açıkça Yemin Deliline Başvurulacağının Belirtilmesi Zorunluluğu
Taraflar bütün delillerini dilekçelerin değişimi aşamasında göstermek ve bu delillerle hangi vakıayı ispat edeceklerini somutlaştırmak zorundadırlar (HMK m. 194). Tarafların dilekçelerinde “sair deliller” “vb. deliller” veya “her türlü sair yasal delil” gibi ifadelere yer vermeleri, tahkikat aşmasında karşı tarafa yemin teklif etme haklarını saklı tuttukları anlamına gelmez; bu bağlamda davaya bakan mahkemenin dilekçesinde açıkça yemin deliline dayanmayan tarafa yemin teklif edip etmeyeceğini sormaması bozma sebebi teşkil etmez7.
Yemin deliline başvuran tarafın dilekçesinde “sair deliller, her türlü delil ve sair deliller” gibi ibarelere yer vermesi halinde, bu ibarelerin ispat yükü kendisinde olan tarafın yemin deliline başvurmuş sayılmayacağı ve bu kapsamda hâkimin ilgili tarafa yemin teklif etme hakkını hatırlatmasının mümkün bulunmadığına ilişkin Yargıtay’ın yerleşik uygulamaları şu şekildedir:
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu, 2015/2 E., 2017/1 K., 03.03.2017 T.
“…Bu yasal düzenlemeler ve açıklamalar birlikte değerlendirildiğinde, taraflarca hazırlama ilkesinin geçerli olduğu davalarda yasa koyucunun taraflara hangi delilin, hangi vakıanın ispatı için gösterildiğini açıkça belirtme, yani somutlaşma külfeti getirdiğini, bu düzenlemeye göre de açıkça yemin deliline dayanılmadığı takdirde, tarafın yemin teklif etme hakkının bulunmadığı sonucuna ulaşmak gerekmektedir. Tarafın “sair deliller, her türlü delil ve sair deliller” gibi ibareleri kullanmış olması yemin deliline açıkça dayanmış olduğu biçiminde yorumlanamaz.
Bu çerçevede tarafın “sair deliller, her türlü delil ve sair deliller” gibi ibareleri kullanmış olması halinde hâkimin taraflara yemin teklif etme hakkını hatırlatmasının mümkün bulunmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır…”
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi, 2018/3417 E., 2018/5217 K., 15.05.2018 T.
“…03.03.2017 gün ve 2015/2 Esas 2017/1 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında; HMK’nun yürürlüğe girmesinden sonra açılan davalarda yasa koyucunun taraflara hangi delilin, hangi vakıanın ispatı için gösterildiğini açıkça belirtme, yani somutlaştırma külfeti getirdiği, bu düzenlemeye göre tarafların iddia ve savunmasını ispatlamak bakımından yemin deliline başvuracaklarını dava ve cevap dilekçeleri ile delil listelerinde açıkça belirtmesi gerektiği, tarafın “sair deliller, her türlü delil, ve sair deliller” gibi ibareler kullanmış olmasının açıkça yemin deliline dayanmış olduğu biçiminde yorumlanamayacağı, bu bağlamda hakimin ispat yükü kendisine düşen ancak açıkça yemin deliline dayanmayan tarafa “yemin teklifinde bulunma hakkını” hatırlatamayacağına karar verilmiştir. Bu açıklamalar ışığında yapılan incelemede; davalı tarafın cevap dilekçesi ekinde vermiş olduğu delil listesinde “yasal her türlü delil” ibaresine yer verildiği, diğer bir anlatımla davalı tarafın açıkça yemin deliline dayanmadığı, bu bağlamda açıkça yemin deliline dayanmayan davalı tarafa yemin teklif etme hakkının hatırlatılması gerektiğine işaret eden dairemiz bozma ilamındaki değerlendirmenin hatalı, buna bağlı olarak yerel mahkemece verilen direnme kararının ise yerinde olduğu bu defa yapılan incelemeden anlaşılmıştır…”
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, 2014/2477 E., 2017/1310 K., 08.11.2017 T.
“…somut olay incelendiğinde; davalı vekilinin cevap dilekçesinde açıkça yemin deliline dayanmadığı, “her türlü delil” ibaresini kullandığı ancak yargılama sürecinde yemin delili ile ilgili olarak herhangi bir beyanda bulunmadığı anlaşılmıştır.Yargılama sürecinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun yukarıda değinilen hükümleri ile 03.03.2017 gün ve 2015/2 E.- 2017/1 K. sayılı Hukuk Genel Kurulu İçtihadı Birleştirme Kararı dikkate alındığında, mahkemece davalının açık bir yemin teklifi bulunmadığından yemin eda ettirilmediği gerekçeleriyle verilen direnme kararı usul ve yasaya uygun olup yerindedir…”
III. SONUÇ
Yemin teklifi, iddia eden (ispat yükü kendisine düşen) tarafın, iddiasını başka hiçbir delille ispatlayamadığı durumda başvurabileceği bir kesin delil türüdür. Yemin teklif edilen tarafın hiçbir geçerli nedeni olmaksızın mahkemece tayin edilen gün ve saatte duruşma salonunda hazır bulunmayıp yemin etmekten kaçınılması, hazır bulunsa dahi yeminin iade edilmemesi ve yeminin edileceği salonda yemin edecek tarafın hazır bulunmaması yemin konusu vakıaların ikrarı anlamını taşır. Yemin teklifi edilmesi, teklif edilen yeminin kabul edilmesi, karşı tarafa yeminin iade edilmesi işlemleri, ispat yükü kendisine düşen tarafın vekili tarafından, vekâletnamede özel yetki olması şartıyla gerçekleştirebilir. Taraflar bütün delillerini dilekçelerin değişimi aşamasında göstermek ve bu delillerle hangi vakıayı ispat edeceklerini somutlaştırmak zorundadırlar. Tarafların dilekçelerinde “sair deliller” “vb. deliller” veya “her türlü sair yasal delil” gibi ifadelere yer vermeleri, tahkikat aşmasında karşı tarafa yemin teklif etme haklarını saklı tuttukları anlamına gelmez. Yemin deliline dayanan taraf, dilekçelerin değişimi aşamasında açıkça ve özel olarak yemin deliline dayanmak zorundadır.
1 KURU, Baki/ARSLAN, Ramazan/YILMAZ, Ejder, Medeni Usul Hukuku Ders Kitabı, Yetkin Yayınları, 6100 sayılı HMK’na Göre Yeniden Yazılmış 22. Baskı, Ankara, 2011, s.422.
2 KURU, Baki/ARSLAN, Ramazan/YILMAZ, Ejder, s.423.
3 KURU, Baki, Medeni Usul Hukuku El Kitabı, Yetkin Yayınları, Ankara, Mart 2020, C.1, s.738.
4 KURU, Baki, s.739.
5 PEKCANITEZ, Hakan/ÖZEKES, Muhammet/AKKAN, Mine/KORKMAZ, Hülya Taş, Medeni Usul Hukuku, On İki Levha Yayıncılık, 15. Bası, İstanbul, Mart 2017, s. 1882.
6 KARAHACIOĞLU, Ali Haydar/PARLAR, Aynur, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu Şerhi, Bilge Yayınevi, , 2. Baskı, Ankara, Haziran 2014, s.1000.
7 PEKCANITEZ, Hakan/ÖZEKES, Muhammet/AKKAN, Mine/KORKMAZ, Hülya Taş, s.1878-1879.